BİR FARKINDALIK İÇİN

Sizden Gelenler

BİR FARKINDALIK İÇİN

13/09/2018

BİR FARKINDALIK İÇİN

Doğal sebze ve meyve almaktı niyetimiz...

Manav reyonlarını tek tek dolaştık en güzelini seçmek ve göz alıcılığı ile beğenmek için.

Alışkanlıktan mı yoksa başka bir açıklaması var mı bilmiyorum, istem dışı sürekli pano, reklam, afiş her ne olursa olsun nerde bulunursam bulunayım, zihnim okumadan geçmiyor.

Bu durumum manavda da işlevini gösterdi. Hangi ülkeden geldiğine bir an farkındalığımı artırınca ortaya ilginç bir tablo çıktı.

Kivi Şiliden, Erik Polonya'dan, üzüm İspanya'dan, Salatalık Hollanda'dan, Domates Fas'tan, Muz Martinik'den, incir Türkiye'den gelmişler.

Egzotik meyvelerin geldiği yerler zaten belli.

Bir çoğu Afrika ülkelerinden, Çin'den,Japonya'dan gelen bile var.

Hepsi, Fransa'da bedenleşmek için uzun yolculuklar yapmışlar.

Dünya atmosferinde farklı iklim şartları altında yetişen tüm bu nimetlerin,farkında olmayan insanoğlunun durumunu, eski Krallar görseler ne yaparlardı acaba !

Bir zamanlar sadece Kralların sofralarını süsleyen, saray halkının sofra düzeni, yeme tarzı şimdilerde hatırı sayılır bir kesimin tarzı haline gelmiş durumda her ne kadar insanlar bunun bilincinde olmasalar da.

Ne garip bir durum.

Şu an Kral konumun da olan ( ülke yöneticisinin ) yediklerinden halkı yiyebiliyorken, bundan yüzyıl önce, açık ara Kral farkı vardı.

Gelde düşünme şimdi..

Bazen içinde yüzdüğümüz nimetlerin farkında değiliz.

Üstelik yediklerimizin zihnimize olan etkisini hepten es geçiyoruz.

Bir ülkeye bir bölgeye has beslenme şekli yerine dünyalı beslenme şekline geçtik çoktan.

Bu durum, lehimize mi aleyhimize mi biraz karışık...

Düşüncelerimiz de dünyalı oldu mesela.

Yedikleriniz neyse siz o sunuz. Sözünü doğrular nitelikte değişim geçiriyoruz.

İçinde bulunduğumuz bu durumu X jenerasyonu belki farkındalık için çocukluğu ile kıyaslayabilir anlamak için. Lakin Y jenerasyonu ve gümbür gümbür gelen Z jenerasyonuna anlatmak çok zor galiba.

Bizim soframız önceden kralın sofrasımıydı hihihaha.. dalga geçmeyin bizimle dedikleri duyuluyor gibi

Doğdukları andan itibaren sofraları hep kral olduğu için..

Hızlı akan hayat içerisinde, İnsanın düşünce molaları olmalı. Hatta bu molalar çocuklara da öğretilmeli.

Bu nimetlerin asıl kaynağını hatırlamalı. Hatırlatmalı.

Evren safsatalarına, Tanrı liyakatsızlığına, Doğa kendiliğine aldanmadan Yaradana hamdetmeli.Yüzeyselden arınarak, hücrelerine kadar inerek derinden bir hamd çekmeli..

Nimetlerin artmasına vesile. Bolluk ve bereketin tüm yeryüzünü kaplasına katkı olarak.

Halime Bilgin