• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • https://www.facebook.com/medyaparis
  • https://twitter.com/medyaparis

'katılım' kelimesi boykottan kurtuldu.

AB dışişleri bakanlarının onayladığı genişlemeyle ilgili kararların Türkiye paragrafında 5 yıldır kullanılmayan

"katılım" kelimesi boykottan kurtuldu.

Nicolas Sarkozy'nin cumhurbaşkanlığı döneminde Fransa'nın sadece Türkiye söz konusu olunca boykot ettiği "katılım" kelimesi tekrar metne girerken, yeni anayasa konusunda güçlü bir dil kullanılması dikkati çekti.

AB'nin genişleme kararlarının Türkiye paragrafında, "AB Konseyi Türkiye'yi yeni anayasa çalışmasında güçlü bir şekilde teşvik eder" denildi.

Yeni anayasa çalışmalarında müspet sonuç için mevcut demokratik ve katılımcı sürecin muhafazasının büyük önem taşıdığı vurgulanan kararda, yeni anayasa çalışmalarının Kürt meselesi dahil Türkiye'nin önemli reform çabalarında

"kullanışlı bir çerçeve sağlaması gerektiği" belirtildi.

Kararda Türkiye'nin dinamik ekonomisi ve stratejik konumuyla "AB'nin kilit bir ortağı olduğu" ve Türkiye-AB ilişkilerinin tam potansiyeline "aktif ve saygın katılım müzakereleriyle" ulaşılabileceği ifade edildi.

Kararda, Türkiye'den ifade özgürlüğü başta olmak üzere temel hak ve özgürlüklerle ilgili yasal düzenlemeleri ve uygulamanın iyileştirilmesini sürdürmesi talep edildi. Türkiye'nin Kopenhag kriterleriyle tam uyum için "dini özgürlükler, mülk edinme hakları, sendikal haklar, azınlık hakları, kadın hakları, çocuk hakları, ayrımcılıkla mücadele ve cinsiyet eşitliği ve işkence ve kötü muameleyle mücadelede yeni ve ısrarlı çabalara ihtiyaç duyduğu" belirtildi.

AB Konseyi kararında, "Katılım müzakerelerinin kısa süre içinde tekrar ivme kazanması iki tarafın da çıkarınadır" denilerek, Ankara'nın kriterleri ve müzakere çerçeve belgesindeki sorumluluklarını yerine getirerek ve AB'ye karşı sözleşmelerden doğan sorumluluklarına saygı göstererek üyelik müzakerelerini hızlandırabileceği savunuldu.

-Türkiye ekonomisindeki olumlu gelişmelerden övgüyle bahsedildi-

Türkiye ekonomisindeki olumlu gelişmelerden övgüyle bahsedilirken, "AB Konseyi Türkiye'nin dinamik ekonomisinin tüm Avrupa kıtasının refahına katkı yaptığını hatırlatır. AB ile yakın ticari ve yatırım bağlarıyla Türkiye Avrupa'nın rekabet gücünün değerli bir parçası olmaya devam etmektedir" denildi.

Terör saldırılarının şiddetle kınayan ve AB'nin teröre karşı Türkiye'yle tam dayanışmasından söz eden kararda, PKK'nın AB'nin terör örgütleri listesinde bulunduğu hatırlatıldı.

AB kararında, "Terörle mücadele insan haklarına, temel özgürlüklere ve uluslararası hukuka saygı gösterilerek yapılmalı ve bölgesel barış ve istikrar korunmalıdır" ifadesine de yer verildi.

Türkiye'nin bölgesel rolünü teslim eden AB, Suriye krizinde ve Kuzey Afrika, Ortadoğu, Körfez, Batı Balkanlar, Afganistan ve Pakistan, Güney Kafkasya ve Afrika Boynuzu'nda Ankara ile sürdürülen dış politika diyaloğunu yoğunlaştırmak istediğini bildirdi.

Kararda, "AB Konseyi sınır boyunca şiddetten kaçan Suriyelilere sağlanan destek başta olmak üzere Türkiye'nin Suriye üzerindeki rolünü tanır" denildi.

AB'nin geri kabul anlaşmasına ve bunun tam ve etkin şekilde uygulanmasına büyük önem verdiği vurgulanan kararda, paraflanan anlaşmanın Türkiye ve AB arasında vize serbestisi diyaloğunun başlatılmasıyla paralel olarak imzalanması istendi.

AB dışişleri bakanlarının 13-14 Aralık'taki AB Zirvesi'nin onayına sunacakları kararlarda, limanların açılması başta olmak üzere Kıbrıs Rum kesimiyle ilgili taleplere yine yer verilirken, Ankara'nın AB dönem başkanlığını boykot etmesinden "derin üzüntü duyulduğu" belirtildi.

 

aa.



375 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın