• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • https://www.facebook.com/medyaparis
  • https://twitter.com/medyaparis

14 Ekim 2015 Hicri Yılbaşı.

Müslümanlar için bir dönüm noktası olan hicret, tarihte yeni bir sayfa açmıştır. Hz. Ömer’in halifeliği döneminde hicretin gerçekleştiği gün, Hz. Ali’nin teklifiyle hicrî takvimin başlangıcı sayılmıştır. O günden itibaren de İslam âleminde 1 Muharrem hicrî takvimin başlangıcı olarak kabul görmüştür.

Müslümanlar için bir milat olan hicret; Allah’a ve O’nun Kutlu Elçisi Rahmet Peygamberine gönülden bağlılığın bir ifadesi; hakka, hakikate, ilme, irfana ve medeniyete yapılan yolculuktur.

Hicret, Allah rızası için; anadan, babadan, evlattan, yardan, diyardan, maldan, mülkten hatta candan vazgeçmenin ibretli ve meşakkatli bir öyküsü; Yüce dinimizin rahmet yüklü mesajlarını bütün insanlığa ulaştırmak için çıkılan kutlu yolculuğun adıdır. Öyle ki tebliğ hicreti doğurmuş, hicret ise tebliği yoğurmuştur. Kısaca hicret Müslümanlar için bir milattır.

Hicret, Allah yolunda fedakârlığın, yardımlaşmanın kardeşliğin zirvesidir.

Bugün, hicri takvime göre yeni bir yılın başlangıcı olan Muharrem ayının ilk günü.

Bu ay ‘aşure' gibi önemli bir günün yanı sıra ‘Kerbela' gibi hüzünlü bir vakayı da içinde barındırıyor. Hz. Ömer zamanında takvim başlangıcı olarak kabul edilen bu günde Allah dostlarının Müslümanlara en önemli tavsiyesi geride kalan yıl ile ilgili bir muhasebe yapmak. Peygamber Efendimiz'in (sas) ‘Allah'ın ayı' olarak ifade buyurduğu Muharrem, İlâhî bereket, feyz ve keremin bollaştığı bir ay. Ayrıca tarih boyunca peygamberlerle ilgili birçok kurtuluş mucizelerinin yaşanmasına sebep oluşundan dolayı, diğer dinlerde de kutsal ay olarak kabul ediliyor. Nitekim Peygamber Efendimiz (sas) Medine'ye hicret ettikten sonra orada yaşayan Yahudilerin oruçlu olduklarını öğrendi ve orucu ne niyetle tuttuklarını sordu: “Bugün Allah'ın Musa'yı düşmanlarından kurtardığı, Firavun'u boğdurduğu gün. Hz. Musa, şükür olarak bugün oruç tutmuştur.” dedi, Yahudiler. Bunun üzerine Kâinatın Efendisi de, “Biz, Musa'nın sünnetini ihyaya sizden daha çok yakın ve hak sahibiyiz.” buyurdu. O gün oruç tutan ve tutulmasını da emreden Allah Resulü, ertesi sene Ramazan orucu farz kılınınca yalnızca isteyenlerin tutmasını söyledi. Şu hadis-i şerif de bu mübarek zaman diliminin mahiyetini özetler nitelikte: “Zilhicce'nin son günü ve Muharrem'in birinci günü oruç tutan, o yılın tamamını oruç tutmuş gibi sevaba kavuşur.”


257 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın