• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • https://www.facebook.com/medyaparis
  • https://twitter.com/medyaparis

IŞİD’i tamamen ortadan kaldırana kadar.

Özgürlükler ülkesi Fransa’da 13 Kasım 2015’te 130 kişinin ölümüyle sonuçlanan terör saldırısının ardından getirilen olağanüstü hâl (OHAL) ucu açık bir şekilde yürürlükte kalmaya devam ederken genç kuşağın ‘güvenlik/özgürlük’ algısı da değişiyor. İsviçre’nin Davos kasabasında gerçekleşen Dünya Ekonomi Zirvesi’nde BBC’nin sorularını yanıtlayan Başbakan Manuel Valls’in ‘OHAL ne kadar daha sürecek’ sorusuna “IŞİD’i tamamen ortadan kaldırana kadar” demesinin ardından Fransa’da ‘bir kuşak OHAL ile büyeyecek’ tartışması başladı.

23 Ocak’ta Brie-Comte-Robert Lisesi’ni ziyaret eden Valls, öğrencilere yönelik yaptığı konuşmada, “Sizin kuşağınız daha uzun yıllar sürecek bu tehlikeyle yaşamaya alışmalı [...] Sizden hiçbir şey saklamak istemiyorum” diyerek OHAL’in uzun soluklu bir ömrü olacağını hatırlattı.
OHAL’in uzatılması ve yürütme organlarına tanınan geniş yetkiler de, Fransa’daki güçler ayrılığı ilkesini bozduğu yönünde eleştiriliyor. Birlşemiş Milletler de, OHAL’in uzaması durumunda Fransız halkına temel insan haklarına uymayan kısıtlamalar yapılmış olacağı uyarısında bulundu.
Uluslarası Af Örgütü, polislere tanınan geniş yetkilerin terör yerine uyuşturucu ve benzer suçlara karşı kullanıldığını aktaran bir rapor yayınlarken, orantısız şiddet nedeniyle birçok kişinin travma yaşadığını belirtti.
18’inci yüzyıl yazarlarından Antoine de Rivarol’in “Fransızlar özgürlüğü güvenliğin önünde tutar” sözü ile anlattığı Fransa’daki özgürlük kavramı, Fransa bayrağındaki mavi renkle de ülkenin 3 temel ilkesinden biri olarak kabul edilmiş bir ilke. ‘Akılcı olun, imkânsızı isteyin’ gibi sloganlarla devletin otoriterleşmesine karşı çıkan Fransız öğrenciler, Mayıs 1968’de Sorbonne Üniversitesi’ni işgal ederek 20’nci yüzyılın en büyük sosyal hareketlerinden birine öncülük etmiş, ‘dünyayı gençler değiştirir’ görüşünün en somut örneklerinden biri olmuşlardı.
Biz de, 1968 kuşağının çocukları olan gençlerle ülkelerindeki OHAL’i konuştuk. Korkunç saldırının etkisini hâlâ hisseden ve liderlerinin açıklamalarından etkilenen gençlerde, özgürlük/güvenlik tartışmasında önceki nesillerin aksine ibre ‘güvenliğe’ dönmüş durumda.

Paris’te yaşayan Sonia Kupisz (24), Fransa’nın IŞİD ile savaşta olduğunu ve insanların mağazaya, müzeye, sinemaya giderken ilk olarak acil çıkış kapısına baktıklarını söylüyor. “Kendimizi biraz daha güvende hissetmeliyiz” diyen Sonia, “Polisin terörle mücadele edecek yeterli gücü ve imkânı bulunmuyordu. Bugüne kadar başka bir saldırıda olmaması OHAL’in başarısını gösteriyor. OHAL birkaç yıl daha sürmeli” diye konuştu.
Fransa’nın Le Creusot kentinde yaşayan Romain Hanache (24) da OHAL’in uzatılmasını savunanlardan biri. Saldırıların, Fransa’daki beyaz, siyah, Hıristiyan, Yahudi ve Müslüman tüm kesimleri harekete geçirdiğini söyleyen Hanache, OHAL ile insanların kendini daha güvende hissettiğini düşünüyor. Hanache, polisin yetkileri için de “Polisin yetkilerinin terör dışı konularda kullanılması beni rahatsız etmiyor, kamu düzeni biraz daha sağlanmış oluyor” yorumunu yapıyor ve ekliyor: “Şu anki durumun da özgürlüklere karşı bir sorun yarattığını düşünmüyorum. Hâlâ istediğimiz şeyleri yapmakta özgürüz.”

Hukuk eğitimi alan Manon Boichon (21), saldırıların hem basın hem de siyasetçiler tarafından çok fazla ‘konuşulması’ sonucu insanların korkularının arttığını söylüyor. “OHAL’i de güvenliğimizin bir parçası olarak kabul ettik” diye sözlerine devam eden Boichon, “Ama OHAL kısa süreliğine kullanılmalı. Hollande da bu durumu daha fazla güç için kullanırken, yürütme organları da daha fazla güç kazanıyor. Bu da, şimdilik sorun olmasa bile, geleceğe yönelik bir tehlike olabilir. İnsanların bu durumu kabul etmesinin ise korkmalarından kaynaklanıyor” dedi.
Saint-Etienne’de yaşayan Lalie Civaton (20) da, OHAL’in kısa süreli olmaması durumunda devlet bu durumdan çıkar sağlamaya başlayacağını belirtiyor. Devletin bu sayede egemenliğini genişletmeye çalışabileceğini söyleyen Civaton, Fransızların bu duruma karşı olmadığını, çünkü özgürlüklerini güvenlik için feda ettiklerini düşünüyor.

OHAL ile, yetkileri genişletilen yürütme organlarına (polis, valilikler);
-  Mahkeme kararı olmadan da ev hapsi ve elektronik kelepçe takılma hakkı;
-  Mahkeme kararı olmadan gözaltına alma hakkı; 
-  İletişim bilgileri haricinde bilgisayar verilerine el konma hakkı;
-  Gösteri yapmayı engelleme hakkı;
-  İnternet siteleri ile dernekleri kapatma hakkı verildi.



237 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın