Paris Başkonsolosluğunda Kadınlar Günü Etkinliği.
Paris Başkonsolosluğunda Kadınlar Günü Etkinliği.
Paris Başkonsolosu İhsan Emre Kadıoğlu ve eşi Deniz Kadıoğlu ev sahipliğinde Dünya Kadınlar Günü münasebeti ile geniş katılımlı bir etkinlik düzenledi.
Etkinlik kapsamında ressam Melek (Melahat Öztürk) resim sergisi, Psikoterapist Lisa Saltiel tarafından 'Duygu Yönetimi' konusunda bir sunum yapıldı, Montargis bölgesinden Esra Yüksel, Ecemnur Demirhan ve Meliha Apaydın'ın Türkiye'den Fransa'ya göçün 50. yılı münasebetiyle hazırladıkları Kadınların Anlattıkları (Les Paroles des Femmes) adlı kısa belgeselin gösterilmesi ve Türk mutfağından ikramların sunulduğu bir resepsiyon düzenlendi.
Düzenlenen etkinliğe UNESCO Büyükelçisi'nin eşi İnci Botsalı,Fransa Jandarmaolarak görev yapan Sevda Top, Fransız Devlet televizyonu sunucularından Anais Baydemir, Psikoterapist Lisa Saltiel, Kadın derneği başkanları, derneklerin kadın kolları ve üyeler katıldı.
Paris Başkonsolosu İhsan Emre Kadıoğlu, Fransa'da yaşayan Türk toplumunun kendi içerisinden mühim noktalara gelecek önemli insanları çıkardığını, o kişilerin de tekrar dönüş yaparak ihtiyaç ve sorunların çözümünde birlikte çalışmak için gayret ve emeklerini ortaya koydukları ve örnek modellerin her gün arttığının altını çizdi.
UNESCO Büyükelçisi'nin eşi İnci Botsalı 'Kadın olarak farklılığı evlerimizde yaratıyoruz.' diyerek kadının toplumdaki ve ailedeki rolünün önemine değindi. Kadınların eğitimine dikkat çeken Botsalı, 'Mutlu haneden mutlu bireyler, üreten bireyler çıkar. Kadınlar olarak biz ne fark yaratabiliriz buna bakmamız gerekiyor' dedi.
'Kadın olarak çok zor bir iş ama hiçbir zaman zorluklardan kaçmadım'
Fransa doğumlu ancak Türkiye'de büyümüş Fransa Cumhurbaşkanlığı'nda Jandarma olarak görev yapan Sevda Top, Fransa'ya geldiğinde Fransızcasının olmadığını, kendisine kimsenin yardımcı olmadığını ancak başarmak için hırsın ve çalışmanın önemini vurguladı. Fransa'da çok sayıda kadın jandarma olmadığını ama denemek istediğini ve kazandığını söyleyen Top, 'Biz kadınlara ne zaman yapamazsın denir ise hayır yapabilirim, yapacağız dersiniz ben de öyle yaptım' dedi. Kendi çabası ile gece gündüz çalışarak başardığını ve 17 yıldır meslekte olduğunu belirten Top, 'On üç yıldır ise Fransız Cumhurbaşkanı'nın yanındayım. İlk başladığımda Jacques Chirac, sonra Sarkozy ve şimdi de François Hollande'ın yanında görev yapıyorum. Kadın olarak çok zor bir iş ama hiçbir zaman zorluklardan kaçmadım.' ifadelerini kullandı.
Fransız Devlet televizyonu sunucularından Anais Baydemir, anne ve babasının köyden geldiğini, ağabeylerinin okutulduğunu ancak kendisi için zorluk yaşadığını özelliklede haberci olmak istediğinde 'haberci olmak ne demek' sorusuyla karşılaştığını anlattı. Okurken beş yıl süresince anne ve babası üzülmesin diye her gün iki saatlik yol yaparak okula gittiğini, başarısının hiç kolay olmadığını anlatan Baydemir, 'Eskiden televizyona çıktığım zaman başlarını eğiyorlardı. Annem 'kızım kısa giyme, açık giyme, bizi üzme' diyordu. Ona ekibimdeki dört kişiyle çalıştığımı ve büyüdüğümü anlatmaya çalıştım. Onlar haberciliği niye seçtiğimi anlamadılar. Komşular bazen, 'kızını televizyonda gördüm' derler; anne babam da ters anladılar bazı şeyleri. Ama on sene sonra gurur duymaya başladılar. Yeter ki babanız kızım seninle gurur duyuyorum desin? dedi.
Fransa'da otuz yıldır yaşayan Ressam Melek (Melahat Öztürk) İsviçre'de annesi adına yaptığı ve tüm annelere, Türk kadınlarına ve dünya kadınlarına adadığı kadın figürlü resimleri başkonsolosluk salonunda sergilendi.
Etkinlik kapsamında ressam Melek (Melahat Öztürk) resim sergisi, Psikoterapist Lisa Saltiel tarafından 'Duygu Yönetimi' konusunda bir sunum yapıldı, Montargis bölgesinden Esra Yüksel, Ecemnur Demirhan ve Meliha Apaydın'ın Türkiye'den Fransa'ya göçün 50. yılı münasebetiyle hazırladıkları Kadınların Anlattıkları (Les Paroles des Femmes) adlı kısa belgeselin gösterilmesi ve Türk mutfağından ikramların sunulduğu bir resepsiyon düzenlendi.
Düzenlenen etkinliğe UNESCO Büyükelçisi'nin eşi İnci Botsalı,Fransa Jandarmaolarak görev yapan Sevda Top, Fransız Devlet televizyonu sunucularından Anais Baydemir, Psikoterapist Lisa Saltiel, Kadın derneği başkanları, derneklerin kadın kolları ve üyeler katıldı.
Paris Başkonsolosu İhsan Emre Kadıoğlu, Fransa'da yaşayan Türk toplumunun kendi içerisinden mühim noktalara gelecek önemli insanları çıkardığını, o kişilerin de tekrar dönüş yaparak ihtiyaç ve sorunların çözümünde birlikte çalışmak için gayret ve emeklerini ortaya koydukları ve örnek modellerin her gün arttığının altını çizdi.
UNESCO Büyükelçisi'nin eşi İnci Botsalı 'Kadın olarak farklılığı evlerimizde yaratıyoruz.' diyerek kadının toplumdaki ve ailedeki rolünün önemine değindi. Kadınların eğitimine dikkat çeken Botsalı, 'Mutlu haneden mutlu bireyler, üreten bireyler çıkar. Kadınlar olarak biz ne fark yaratabiliriz buna bakmamız gerekiyor' dedi.
'Kadın olarak çok zor bir iş ama hiçbir zaman zorluklardan kaçmadım'Fransa doğumlu ancak Türkiye'de büyümüş Fransa Cumhurbaşkanlığı'nda Jandarma olarak görev yapan Sevda Top, Fransa'ya geldiğinde Fransızcasının olmadığını, kendisine kimsenin yardımcı olmadığını ancak başarmak için hırsın ve çalışmanın önemini vurguladı. Fransa'da çok sayıda kadın jandarma olmadığını ama denemek istediğini ve kazandığını söyleyen Top, 'Biz kadınlara ne zaman yapamazsın denir ise hayır yapabilirim, yapacağız dersiniz ben de öyle yaptım' dedi. Kendi çabası ile gece gündüz çalışarak başardığını ve 17 yıldır meslekte olduğunu belirten Top, 'On üç yıldır ise Fransız Cumhurbaşkanı'nın yanındayım. İlk başladığımda Jacques Chirac, sonra Sarkozy ve şimdi de François Hollande'ın yanında görev yapıyorum. Kadın olarak çok zor bir iş ama hiçbir zaman zorluklardan kaçmadım.' ifadelerini kullandı.
Fransız Devlet televizyonu sunucularından Anais Baydemir, anne ve babasının köyden geldiğini, ağabeylerinin okutulduğunu ancak kendisi için zorluk yaşadığını özelliklede haberci olmak istediğinde 'haberci olmak ne demek' sorusuyla karşılaştığını anlattı. Okurken beş yıl süresince anne ve babası üzülmesin diye her gün iki saatlik yol yaparak okula gittiğini, başarısının hiç kolay olmadığını anlatan Baydemir, 'Eskiden televizyona çıktığım zaman başlarını eğiyorlardı. Annem 'kızım kısa giyme, açık giyme, bizi üzme' diyordu. Ona ekibimdeki dört kişiyle çalıştığımı ve büyüdüğümü anlatmaya çalıştım. Onlar haberciliği niye seçtiğimi anlamadılar. Komşular bazen, 'kızını televizyonda gördüm' derler; anne babam da ters anladılar bazı şeyleri. Ama on sene sonra gurur duymaya başladılar. Yeter ki babanız kızım seninle gurur duyuyorum desin? dedi.
Fransa'da otuz yıldır yaşayan Ressam Melek (Melahat Öztürk) İsviçre'de annesi adına yaptığı ve tüm annelere, Türk kadınlarına ve dünya kadınlarına adadığı kadın figürlü resimleri başkonsolosluk salonunda sergilendi.