• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • https://www.facebook.com/medyaparis
  • https://twitter.com/medyaparis

Ramazan'ın son 10 günü Unutulan sünnetlerden, 'itikaf'

Günümüzde çoğu müslümanın ihmal ettiği itikaf aslında Ramazan ayının en önemli günleri.

Îtikâf, lügatte, bir şey'e devam etmek, bir şey'i bekleyip durmak mânasına gelir. Istılahtaki mânası ise, 5 vakit cemaatle namaz kılınan bir camide, ibâdet niyetiyle durmak, ikâmet etmek anlamlarına geliyor.
Îtikâfa giren kimseye ise, mûtekif veya âkif deniyor.

Ramazan ayında yaşatılması gereken ve Sevgili Peygamberimizin sünnetlerinden birisi de İtikâftır. Peygamber Efendimizin Mekke’den Medine’ye hicret etmelerinden sonra İtikafı terk etmediğine ve her sene gerçekleştirmiş olduğuna dair bizlere hadis-i şerifler gelmiştir. Bu sebeple bir yerleşim yerinde en az bir müslümanın bir camide peygamberimizin sünnetinin yaşatılması amacıyla İtikafa girmesi çok önemlidir. İtikaf ile camide geçirilen her bir vakit çok büyük değer kazanır.


Mezheplere göre itikafın tarifi ve şartları farklı olsa da ortak nokta: Bir süreliğine de olsa ibadet amacıyla oruçlu yada oruçsuz bir şekilde erkekler için namaz kılınan mescitte; kadınlar için ise perde çekilmiş bir şekilde mescitte ya da evlerinin bir köşesinde ibadet niyetiyle vakit ayırmaları olarak yerine getirilmesi gereken bir ibadet.

Öncelikle itikafa girmek suretiyle kişi peygamberimizin sünnetini icra etmiş olur.

*Ramazan ayında nefsi yasaklardan koruma adına gerçekleştirmiş oruçla beraber itikaf yapmakla bu korumayı daha güçlü bir hale getirebiliriz.

*İtikafa girmekle kişi, Ramazan ayının feyiz ve bereketinden daha iyi istifade edebilmekte, Kuran-ı Kerimi daha fazla okuyabilmekte ve okudukları hakkında düşünme imkanı bulabilmektedir.

*Özellikle Ramazan ayının son on gününde itikafa girmek suretiyle Kadir gecesini ihya etme imkanımız mevcuttur. Çünkü Sevgili Peygamberimizden bizlere aktarılan bir hadiste Kadir gecesinin Ramazan ayının son on gününde olduğu bildirilmektedir. İlgili hadiste şöyle buyrulmaktadır. “…Kadir gecesi rüyamda bana gösterildi. Ve Kadir gecesi bana unutturuldu. Artık sizler onu ramazânın son onunda tek sayılı gecelerde arayınız…”[7] Kadir gecesini ihya etmemiz ise bin aydan daha hayırlı bir geceyi ihya etmemiz anlamına gelmektedir.

*İtikaf kişiyi dünyevi meşguliyetlerden alıkoyarak Rabbine yaklaştırır.

*İtikaf ile kişi daha çok ibadet yapma fırsatı bulur.

*İtikaf kişiyi tefekküre ve zikre yönlendirir. Geçmişi hatırlamak, hataları gözden geçirmek, yapılan hataların sebeplerini hatırda tutmak suretiyle tefekkür etme fırsatı çokça yakalanabilmektedir. Bununla birlikte Allah’ı zikir sıklaştırılmakta ve bu vesile ile gönül teskin edilebilmektedir.

*Allah’ın misafiri olarak camilerde geçirilen vakitler elbette en kıymetli vakitlerimiz arasındadır. İtikafa girilmek suretiyle vakitlerimiz kıymetlendirilebilir.

İtikaf ile ilgili genel prensipler

*İtikâf yapan, Müslüman, akıllı ve temiz bulunmalıdır. Onun için Müslüman olmayanın, delinin, cünübün, hayız ile nifastan temiz bulunmayanın itikâfı olmaz. Gayr-i müslim ibadete, mecnun da niyete ehil değildir. Temiz olmayanların da mescitlere girmesi yasaktır.

*İtikâfa niyet edilmiş olmalıdır. Buna göre niyetsiz olarak yapılan bir İtikâf geçerli değildir. Çünkü bunun bir ibadet olabilmesi niyete bağlıdır.

*İtikâf, mescit de veya o hükümdeki bir yerde yapılmalıdır. Şöyle ki: İçinde cemaatle namaz kılınan herhangi bir mescit de İtikâf yapılabilir. Büyük camilerde yapılması daha faziletlidir. Kadınlar da kendi evlerinde mescit edinilen veya mescit olarak ayıracakları bir odada itikâf da bulunurlar. Buraları onların hakkında birer mescit sayılır. Kadınların dışarıdaki mescitlerde itikâf etmeleri caiz ise de, kerahetten kurtulamaz. Kadınların kendi evlerinde namaz kılmaları, mescitlerde namaz kılmalarında daha faziletli olduğu gibi evlerinde itikafları da her türlü fitne ve fesad düşüncesinden beri olacağı cihetle mescitlerde itikâf da bulunmalarından daha faziletlidir.

*Vacip olan bir itikâf da, itikâf yapan oruçlu bulunmalıdır. Bu halde orucun yanılarak bozulması itikâfa zarar vermez. Diğer itikâflar için oruç şart değildir. Çünkü onlar için bir müddet yoktur. Öyle ki camiden bir iki saat içinde çıkıncaya kadar itikâfa niyet edilmesi de sahihtir.

*İtikâf için buluğ, erkeklik, hürriyet şart değildir. Buna göre akıllı olan çocuğun, kadının, kölenin itikâfları sahihtir.

İtikaf ile ilgili adaplar

*İtikâf, Ramazan ayının son on gününde ve mescitlerin en faziletlisinde yapılmalıdır.

*İtikâfa giren kimse, bu süre içinde kendisini dünya işlerinden ayırarak Allâh'a yönelir; ibadetle meşgul olur, tefekkür eder, zikir yapar.

*İtikâf esnasında hayırdan başka bir şey söylenmemelidir. Günah gerektirmeyen şeyleri konuşmakta bir sakınca yoktur. Bir ibadet inancı ile susmak ise mekruhtur. Günah sayılan şeylerden dili tutmak ise, ibadetlerin büyüklerinden biridir.

*İtikâf esnasından Kur'ân-ı Kerîm okumaya, hadîs-i şerîf, Peygamberlerin yüksek siyerlerine, dinî meseleleri öğretmeye devam etmelidir.

*İtikâf yapan kimse, temiz elbiselerini giymeli, güzel kokular sürünmelidir. Başını da yağlayabilir.

*Nefsine itikâfı vacip kılacak kimse, buna yalnız kalben niyetle yetinmemeli, dili ile de söylemelidir.

İtikafı bozan ve bozmayan şeyler

*İtikâf eden kimse için, zevcesi ile cinsel ilişki kurmak. Cinsel ilişki ister kasden, ister unutarak olsun, itikâfı bozar. 

*Nafile olan itikaflarda, (Ramazan ayında yapılan itikaf böyledir) bir özür bulunsun veya bulunmasın, dışarı çıkmakla veya hastayı ziyaret etmekle itikâf bozulmaz.

*İtikâf halinde olan bir kimsenin dinî ve tabiî ihtiyaçları için zaruri olarak mescitten dışarı çıkması, itikâfı bozmaz. İtikâfa giren kimse, camide yer içer, uyur. Bunlar için camiden dışarı çıkamaz; çıkarsa itikaf bozulur.

*İtikâf halinde olan kimse, muhtaç olduğu şeyleri mescit de bulundurmaksızın mescit de satın alabilir. Mescide zarar vermeyecek şeyleri mescide getirebilir. Mescit içinde yer-içer. Mescit içinde hazırlanmış uygun bir yer varsa orada abdest alıp gusledebilir. Böyle bir yer yoksa, dışarıya çıkar ve en yakın yerde abdestini alır ve yıkanır, beklemeksizin hemen mescidine döner.

*Belli bir mescitte itikafa giren kimse, itikafını başka bir mescitte sürdürebilir.

*Bir günün sadece gündüz vakitleri itikafa girilebilir. Şöyle ki, her gün fecrin doğuşundan önce mescide girip güneşin batışından sonra çıkılır.[8]

 Ramazan ayını daha iyi ihya etmek için itikafa giren kardeşlerimizin itikafı mübarek olsun. 

239 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın